Türkiye'nin önde gelen yer bilimcilerinden Prof. Dr. Naci Görür, olası depremlere karşı toplumsal ve yönetsel düzeyde acil önlemler alınması gerektiğini vurgulayarak, afetlere karşı dirençli kentler oluşturmanın yaşamsal önem taşıdığını belirtti. Deprem gerçeğinin asla göz ardı edilemeyeceğini ifade eden Görür, afet yönetiminde eğitim, bilim ve teknolojinin merkezde yer alması gerektiğine dikkat çekti.
Depremler Sürekli Tekrarlanacak
“Depremler ebediyen tekrarlanacak. Peki, tüm bu acı ve kayıpları birbirimizin üzerine yıkmaya devam mı edeceğiz?” diyerek toplumsal sorumluluğun altını çizen Görür, afetleri sadece kaderle açıklamanın hatalı olduğunu ve çözümün ancak bilimsel yaklaşımlar, planlı ve bilinçli adımlarla mümkün olabileceğini söyledi. "Bu sorunu ancak deprem dirençli kentler inşa ederek aşabiliriz" diyen bilim insanı, şehirlerin afetlere karşı güçlendirilmesinin zorunlu hale geldiğine dikkat çekti.
Dirençli Kentler İçin 5 Temel Unsur
Deprem dirençli kentlerin inşası için beş temel unsurun hayati öneme sahip olduğunu belirten Görür, bu unsurları şöyle sıraladı:
- Kent yönetimi
- Halk
- Altyapı
- Yapı stoku
- Ekosistem, çevre ve ekonomi
Bu unsurların, çağın gereksinimlerine uygun şekilde; eğitim, bilimsel bilgi ve modern teknolojilerle desteklenmesi gerektiğini söyleyen Görür, özellikle yerel yönetimlerin afet riskini azaltma konusunda kritik bir rol üstlendiğini ifade etti.
Afet Yönetiminde Bilim ve Teknoloji Şart
Prof. Dr. Naci Görür'ün açıklamaları, Türkiye'nin deprem gerçeğiyle yüzleşmesi ve kalıcı çözümler üretmesi açısından büyük önem taşıyor. Afet yönetiminde bilimsel yaklaşımların ve teknolojik gelişmelerin kullanılması, olası kayıpların en aza indirilmesi için kritik bir adım olarak değerlendiriliyor. Unutulmamalıdır ki, deprem değil, binalar öldürür. Bu nedenle yapıların depreme dayanıklı hale getirilmesi ve şehir planlamasının bu doğrultuda yapılması hayati öneme sahiptir.