23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı coşkusu sürerken, Marmara Denizi'nde meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem İstanbul ve çevre illerde büyük paniğe yol açtı. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), depremin Silivri açıklarında, 23.16 km mesafede ve 6.92 km derinlikte gerçekleştiğini duyurdu. Deprem, özellikle yüksek katlı binalarda yaşayan vatandaşlar tarafından daha şiddetli hissedildi.
İstanbul'da Panik ve Tahliyeler
Depremin ardından İstanbul'un birçok ilçesinde vatandaşlar panik halinde evlerinden ve iş yerlerinden dışarı çıktı. Özellikle okullarda ve hastanelerde kısa süreli tahliyeler yaşandı. Sosyal medyada depremle ilgili çok sayıda paylaşım yapılırken, vatandaşlar yaşadıkları korkuyu dile getirdi. Uzmanlar, artçı depremlerin olabileceği konusunda uyarıda bulunarak, vatandaşların sakin kalmasını ve yetkililerin açıklamalarını takip etmesini istedi.
AFAD'dan İlk Açıklamalar
AFAD, depremin ardından yaptığı ilk açıklamada, herhangi bir can kaybı veya yaralanma bilgisinin olmadığını bildirdi. Ekiplerin, hasar tespit çalışmaları için sahaya sevk edildiği belirtildi. AFAD yetkilileri, vatandaşların panikle hareket etmemesi ve binalarda hasar olup olmadığını kontrol etmesi gerektiğini vurguladı. Ayrıca, deprem sonrası oluşabilecek olumsuzluklara karşı hazırlıklı olunması gerektiği de ifade edildi.
Marmara Depremi ve Olası Senaryolar
Marmara Denizi, Türkiye'nin en aktif deprem bölgelerinden biri olarak biliniyor. Uzmanlar, bu bölgede büyük bir deprem olma olasılığının yüksek olduğunu uzun zamandır dile getiriyor. 6.2 büyüklüğündeki bu deprem, olası büyük bir depremin habercisi mi sorusunu akıllara getirdi. Jeoloji mühendisleri, Marmara Denizi'ndeki fay hattının kırılma potansiyelinin yüksek olduğunu ve bu nedenle her zaman hazırlıklı olunması gerektiğini belirtiyor.
Marmara Denizi'nde meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem, İstanbul ve çevresinde yaşayan vatandaşları tedirgin etti. Depremin herhangi bir can kaybına yol açmaması sevindirici olsa da, bu durum bölgedeki deprem riskini bir kez daha gözler önüne serdi. Uzmanlar, vatandaşların deprem konusunda bilinçli olması, binaların sağlamlığını kontrol ettirmesi ve acil durum planları yapması gerektiğini vurguluyor. Unutulmamalıdır ki, deprem değil, bilgisizlik ve önlemsizlik öldürür.
