İsrail'in Suriye'ye yönelik düzenlediği hava saldırıları bölgedeki tansiyonu giderek artırıyor. Başkent Şam başta olmak üzere Hama, Lazkiye, Dera ve Kuneytra gibi önemli şehirler hedef alınırken, saldırıların ardındaki nedenler ve olası sonuçları merak konusu. Çatışmaların merkezinde ise Dürzi gruplarla Suriye yönetimi arasındaki derinleşen anlaşmazlık yatıyor. Peki, İsrail bu saldırıları neden gerçekleştiriyor ve bölgedeki dengeler nasıl değişecek?

Saldırıların Hedefleri ve Gerekçeleri

İsrail'in Suriye'ye yönelik hava saldırılarının temel gerekçesi, İran destekli unsurların ve silah transferlerinin engellenmesi olarak gösteriliyor. İsrail, Suriye topraklarında konuşlanan ve kendisine yönelik tehdit oluşturduğunu iddia ettiği bu unsurlara karşı sürekli olarak operasyonlar düzenliyor. Son saldırılarda ise Şam'daki askeri noktaların yanı sıra, Hama ve Lazkiye'deki stratejik bölgelerin de hedef alındığı belirtiliyor. Bu durum, İsrail'in Suriye'deki askeri varlığına karşı giderek artan bir kararlılık sergilediği şeklinde yorumlanıyor.

Saldırıların hedefinde olan bölgeler ve potansiyel etkileri şu şekilde sıralanabilir:

• Şam: Suriye'nin başkenti ve yönetim merkezi olması nedeniyle stratejik öneme sahip.
• Hama: Askeri üslerin ve depolama tesislerinin bulunduğu bir bölge.
• Lazkiye: Rusya'nın da askeri üssünün bulunduğu bir liman kenti.
• Dera ve Kuneytra: İsrail sınırına yakınlığı nedeniyle hassas bölgeler.

Dürzi Gruplar ve Suriye Yönetimi Arasındaki Kriz

Suriye'deki iç savaşın karmaşıklığına ek olarak, Dürzi gruplar ile Suriye yönetimi arasındaki gerilim de tırmanıyor. Dürzi toplumu, Suriye'nin güney bölgelerinde yoğun olarak yaşıyor ve Esad yönetimine karşı zaman zaman muhalif bir tutum sergiliyor. Son dönemde yaşanan olaylar, bu gerilimin daha da derinleşmesine neden oldu. Özellikle, Dürzi gençlerin zorunlu askerlik hizmetine alınması ve yaşadıkları bölgelerdeki güvenlik sorunları, tepkilerin artmasına yol açtı. Bu durum, İsrail'in Suriye'ye yönelik saldırıları için bir zemin oluştururken, aynı zamanda bölgedeki istikrarsızlığı da körüklüyor.

Dürzi grupların talepleri ve endişeleri şu şekilde özetlenebilir:

• Zorunlu askerlik hizmetinden muaf tutulmak.
• Bölgelerindeki güvenlik sorunlarının çözülmesi.
• Siyasi ve kültürel haklarının korunması.

İsrail'in Suriye'ye yönelik hava saldırıları ve Dürzi gruplarla Suriye yönetimi arasındaki kriz, bölgedeki karmaşık denklemi daha da içinden çıkılmaz hale getiriyor. Saldırıların devam etmesi ve krizin çözülememesi durumunda, bölgedeki istikrarsızlığın daha da artması ve yeni çatışmaların yaşanması kaçınılmaz olabilir. Uluslararası toplumun bu duruma nasıl bir tepki vereceği ve hangi adımları atacağı ise merakla bekleniyor.