Hatay'da yaşanan deprem felaketinin ardından başlayan yıkım çalışmaları ve plansız inşaat faaliyetleri, bölgede ciddi bir çevre felaketine yol açtı. Özellikle Antakya'da hava kirliliği alarm veriyor. Antakya Çevre Koruma Derneği Başkanı Nilgün Karasu, durumun vahametini gözler önüne sererek, asbest tehlikesine dikkat çekti.

Antakya'da Asbest Tehlikesi Büyüyor!

Deprem sonrası kontrolsüz yıkımlar ve ruhsatsız beton santrallerinin faaliyetleri, havayı zehirliyor. Asbest, özellikle yıkılan binalardan çevreye yayılarak halk sağlığını ciddi şekilde tehdit ediyor. Nilgün Karasu, bu konuda yetkilileri uyararak, acil önlem alınması gerektiğini vurguladı. Karasu, "Asbestin kontrolsüz yayılması, geri dönülmez sağlık sorunlarına yol açabilir. Özellikle solunum yolu hastalıkları ve kanser riskini artırıyor," dedi.

Çevre Felaketinin Boyutları Neler?

Antakya'daki çevre felaketinin boyutları her geçen gün daha da büyüyor. Sadece asbest değil, aynı zamanda inşaat atıkları ve diğer kimyasal maddeler de havayı, suyu ve toprağı kirletiyor. Bu durum, bölgedeki ekosistemi olumsuz etkiliyor ve uzun vadede ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. Uzmanlar, bu tür çevre felaketlerinin önlenmesi için daha sıkı denetimlerin yapılması ve çevreye duyarlı inşaat tekniklerinin kullanılması gerektiğini belirtiyor.

• Kontrolsüz yıkımlar
• Ruhsatsız beton santralleri
• Asbest yayılımı
• İnşaat atıkları

Nilgün Karasu, yetkililere seslenerek, "Halkımızın sağlığı her şeyden önemli. Bu çevre felaketine dur demek için acil önlemler alınmalı. Asbestin yayılmasını engellemek ve hava kalitesini iyileştirmek için seferberlik ilan edilmeli," ifadelerini kullandı.

Gelecek Nesiller İçin Ne Yapılmalı?

Antakya'da yaşanan bu çevre felaketi, sadece bugünü değil, gelecek nesilleri de etkileyecek potansiyele sahip. Bu nedenle, bölgedeki çevre sorunlarının çözümü için uzun vadeli ve sürdürülebilir çözümler üretilmesi gerekiyor. Çevreye duyarlı inşaat tekniklerinin kullanılması, atık yönetimi sistemlerinin iyileştirilmesi ve halkın bilinçlendirilmesi gibi adımlar, gelecek nesillerin daha sağlıklı bir çevrede yaşamasına katkı sağlayacaktır. Unutmayalım ki, çevreye yapılan her yatırım, geleceğe yapılan bir yatırımdır.