
Portekiz Seçim Kaosu: Halk 3 Yılda 3. Kez Sandıkta! Şok İddialar!
Portekiz, siyasi arenada yaşanan çalkantılar nedeniyle son üç yılda üçüncü kez sandık başına gidiyor. Başbakan Luis Montenegro liderliğindeki azınlık hükümetinin, Mart ayında parlamentodan güvenoyu alamaması üzerine erken genel seçim kararı alındı. Halk, 2025'in ikinci çeyreğinde, kısa bir süre içinde tekrar oy kullanmak zorunda kaldı. Bu durum, ülkedeki siyasi belirsizliğin ne kadar derinleştiğini gözler önüne seriyor.
Seçim Sonuçları Ne Anlama Geliyor?
Ülkede yerel saatle 08.00'de başlayan oy verme işlemleri 19.00'da sona erdi. Sandık çıkış anketlerinin sonuçları büyük bir merakla bekleniyor. Son anketler, hiçbir partinin tek başına iktidara gelemeyeceğini gösteriyor. Merkez sağdaki Demokratik İttifak (AD) %32'lik oy oranıyla önde olsa da, tek başına hükümet kurmak için yeterli desteğe sahip değil. Sosyalist Parti (PS) %26, aşırı sağcı Chega Partisi ise %18 civarında oy alması bekleniyor. Katılım oranının düşük olması ise dikkat çekiyor. Saat 15.00 itibarıyla katılım oranı %48,28'de kaldı, bu da geçen yılki seçimlerin gerisinde bir rakam.
Koalisyon Senaryoları ve Belirsizlikler
Koalisyon seçenekleri oldukça kısıtlı görünüyor. AD'nin meclis çoğunluğunu sağlayabilmesi için Liberal Girişim (IL) ile koalisyon kurması öngörülüyor. Ancak bu iş birliği bile 230 sandalyeli parlamentoda yeterli çoğunluğu sağlamayabilir. AD, kamuoyunda sert söylemleriyle bilinen Chega Partisi ile koalisyon kurmayı ise kesin bir dille reddediyor. Bu durum, Portekiz siyasetindeki karmaşık denklemi daha da belirgin hale getiriyor. Peki, bu karmaşık denklemin arkasında yatan temel sebep ne?
Yolsuzluk İddiaları ve Güven Oylaması
Siyasi krizin temelinde Başbakan Montenegro'nun aile şirketiyle ilgili yolsuzluk iddiaları bulunuyor. Muhalefet, Başbakan'ın kurucusu olduğu ve şu anda oğulları tarafından yönetilen danışmanlık şirketinin, çeşitli özel sektör firmalarıyla yaptığı anlaşmalardan şahsi menfaat sağladığını iddia etmişti. Montenegro, hakkındaki suçlamaları reddederek "ahlaki bir kusur bulunmadığını" savunmuştu. Ancak kamuoyu baskısı sonrası güven oylamasına gitme kararı almış ve 11 Mart 2025'te parlamentodan güvenoyu alamayarak hükümeti düşmüştü. Bu durum, Portekiz siyasetindeki etik değerlerin ve şeffaflığın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.
Yeni seçimlerin Portekiz'deki siyasi denklemde köklü bir değişikliğe yol açıp açmayacağı merak konusu. Ülkedeki siyasi belirsizlik, ekonomik ve sosyal politikaların geleceği hakkında soru işaretleri yaratıyor. Halkın sandıktan çıkan mesaja nasıl bir yanıt vereceği ve siyasi aktörlerin bu mesajı nasıl yorumlayacağı, Portekiz'in geleceğini şekillendirecek.