Avrupa Parlamentosu (AP) Türkiye Daimi Raportörü Nacho Sanchez Amor'un PKK'nın silah bırakması ve Türkiye'nin vize serbestisi süreci hakkındaki açıklamaları gündeme bomba gibi düştü. Amor, terörle mücadele yasasındaki değişikliklerin önemine dikkat çekerek, Türkiye'nin vize serbestisi için atması gereken adımları net bir şekilde ifade etti. Peki, PKK'nın silah bırakması Avrupa vizesi konusunda bir umut ışığı mı?

Terörle Mücadele Yasası: Vize Serbestisinin Kilit Noktası

Türkiye'nin Schengen ülkelerine vize serbestisi alabilmesi için karşılaması gereken 72 kriterden 66'sını yerine getirdiği biliniyor. Ancak, terörle mücadele yasasında değişiklik yapılması gibi kritik konularda ilerleme sağlanamaması, sürecin tıkanmasına neden oluyor. Sanchez Amor, bu konuya ilişkin yaptığı açıklamada, yasanın sadece PKK'yı hedef almaması, toplumun farklı kesimleri üzerinde baskı aracı olarak kullanılmaması gerektiğinin altını çizdi.

Amor, "Terörle mücadele yasası PKK’yı hedef alıyor ama toplumda her kesimin üzerine kullanılabiliyor. Öcalan’ın çağrısını ve PKK'nın silah bırakma kararını olumlu görüyorum. Ancak bu yasa öğrenciler, belediye başkanları, gazeteciler gibi birçok kesime karşı kullanılıyor. PKK’nın silah bırakması büyük bir umut. Belki yeni bir barış süreci doğabilir. Ancak bu yasalar tüm topluma uygulanıyor ve bu büyük bir sorun. Eğer barış süreci olacaksa, terörle mücadele yasasının profili tamamen değişmeli. Artık PKK gibi bir tehdit yoksa, bu yasa diğer kesimleri bastırmak için bahane olarak kullanılmamalı," ifadelerini kullandı.

"Top Sizin Sahada": Kriterler Neden Karşılanmıyor?

Türkiye'nin yerine getirmediği son 6 kriterle ilgili olarak Amor, dikkat çekici açıklamalarda bulundu. "Asıl soru; Türkiye neden 6 kriteri yerine getiremiyor? Mecliste bu kriterleri yerine getirmek için bir yasa teklifi bile yok. Terörle mücadele yasası, veri koruma gibi teknik konular. Diğer ülkeler kriterleri karşıladı, örneğin Gürcistan, birkaç yıl önce vize serbestisi aldı. Ama Türkiye tarafından 'Beklentimiz var' deniyor. Bu beklentiyle ilgili değil, kriterlerin karşılanmasıyla ilgili," diyerek Türkiye'nin somut adımlar atması gerektiğine vurgu yaptı.

Amor'un bu sözleri, Türkiye'nin vize serbestisi konusunda daha proaktif bir yaklaşım sergilemesi gerektiği mesajını taşıyor. Kriterlerin karşılanmaması durumunda, vize serbestisi beklentisinin gerçekleşmesinin mümkün olmadığı açıkça belirtiliyor.

Türk Vatandaşları Vize Konusunda Haklı mı?

Sanchez Amor, Türk vatandaşlarının vize süreçlerinde yaşadığı zorluklara da değinerek, "Türk toplumu bu durumdan rahatsız olmakta haklı. İdaremizin vizeleri kolaylaştırma konusundaki tembelliği, sert bir şekilde eleştirmemiz gereken bir şey olduğu konusunda Türk vatandaşlarının haklı olduğunu biliyoruz," şeklinde konuştu. Avrupa Birliği ülkelerine vize kolaylığı konusunda çağrıda bulunarak, özellikle iş insanları, öğrenciler ve aileler için sürecin kolaylaştırılması gerektiğini belirtti. Türk öğrencilerin burs alıp vize alamamasının kabul edilemez olduğunu vurguladı.

Vize Serbestisi İçin Atılması Gereken Adımlar

Nacho Sanchez Amor'un açıklamaları, Türkiye'nin vize serbestisi sürecinde ilerleme kaydedebilmesi için terörle mücadele yasasında kapsamlı değişiklikler yapması, Avrupa Birliği'nin belirlediği kriterleri eksiksiz bir şekilde yerine getirmesi gerektiğini açıkça ortaya koyuyor. Ayrıca, Avrupa Birliği'nin de Türk vatandaşlarının vize başvurularını daha hızlı ve kolay bir şekilde sonuçlandırması, sürecin olumlu yönde ilerlemesine katkı sağlayacaktır.

Özetle, PKK'nın silah bırakması ve Türkiye'nin atacağı adımlar, Avrupa vizesi konusunda yeni bir dönemin kapılarını aralayabilir. Ancak, bu sürecin başarıya ulaşması için her iki tarafın da üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi gerekiyor.