Limak'ın Ankara'da tarım arazisine güneş enerjisi santrali (GES) kurma girişimi, Kömürcü Köyü sakinlerinin büyük tepkisine yol açtı. Ankara'nın Çankaya ilçesine yaklaşık 30 kilometre mesafede bulunan Kömürcü Köyü'nde, Limak tarafından satın alınan 75 bin metrekarelik arazide GES kurulması planlanıyor. Bu durum, geçimini tarım yaparak sağlayan köylüleri endişelendiriyor.

Köylülerin Geçim Kaynağı Tehlikede mi?

Kömürcü Köyü sakinleri, tarım arazilerinin ellerinden alınmasıyla geçim kaynaklarını kaybedecekleri endişesini taşıyor. Köyün temel geçim kaynağı olan tarımın yok olması, köydeki sosyal ve ekonomik dengeleri alt üst edebilir. Köylüler, Limak'ın bu projesiyle birlikte geleceklerinin belirsizliğe sürüklendiğini ifade ediyorlar. Tarım arazilerinin GES'e dönüştürülmesinin, köyün doğal yapısını bozacağı ve uzun vadede köy yaşamını olumsuz etkileyeceği düşünülüyor.

GES Projesi Çevreye Duyarlı mı?

Güneş enerjisi santrallerinin (GES) yenilenebilir enerji kaynakları arasında yer alması, çevre dostu bir alternatif olarak kabul edilmelerini sağlıyor. Ancak, GES projelerinin tarım arazileri üzerine kurulması, bazı çevresel tartışmaları da beraberinde getiriyor. Tarım arazilerinin yok olması, biyoçeşitliliğin azalmasına ve toprak erozyonuna yol açabilir. Bu nedenle, GES projelerinin çevresel etkilerinin dikkatlice değerlendirilmesi ve sürdürülebilir çözümler üretilmesi gerekiyor. Limak'ın Kömürcü Köyü'ndeki GES projesiyle ilgili olarak, çevresel etki değerlendirme raporunun (ÇED) ne kadar kapsamlı olduğu ve köylülerin endişelerini ne ölçüde dikkate aldığı merak konusu.

Köylüler Ne Yapacak?

Kömürcü Köyü sakinleri, tarım arazilerinin ellerinden alınmaması için çeşitli girişimlerde bulunmaya hazırlanıyor. Köylüler, yerel yönetimlerle ve sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği yaparak, seslerini duyurmaya çalışacaklar. Ayrıca, hukuki yollara başvurarak, GES projesinin iptalini talep etmeyi planlıyorlar. Köylülerin mücadelesi, sadece Kömürcü Köyü için değil, benzer durumda olan diğer köyler için de bir örnek teşkil edebilir. Bu mücadele, tarım arazilerinin korunması ve köylülerin geçim kaynaklarının sürdürülebilirliği açısından büyük önem taşıyor.

• Yerel yönetimlerle görüşmeler yapılacak.
• Sivil toplum kuruluşlarından destek istenecek.
• Hukuki süreç başlatılacak.

Limak'ın Ankara'daki bu projesi, enerji üretimi ve tarım arazilerinin korunması arasındaki dengeyi bir kez daha gündeme getiriyor. Köylülerin tepkisi, sürdürülebilir enerji politikalarının ve arazi kullanım planlamasının ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Umuyoruz ki, yetkililer ve ilgili şirketler, köylülerin endişelerini dikkate alarak, adil ve sürdürülebilir bir çözüm bulurlar.