İzmir'in Buca ilçesinde dün gece yaşanan olayda, alkollü olduğu tespit edilen bir sürücü, kendisini durdurmak isteyen trafik polisini aracının kaputunda yaklaşık 500 metre sürükleyerek büyük bir tehlikeye yol açtı. Olay, başka bir sürücünün araya girmesiyle son bulurken, yaralanan polis memuru hastaneye kaldırıldı ve alkollü sürücü gözaltına alındı.

Alkollü Sürücü Polisi Nasıl Sürükledi?

Olay, dün akşam saatlerinde Vali Rahmi Bey Mahallesi Heykel Meydanı civarında meydana geldi. İzmir Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü ekipleri, şüpheli gördükleri 35 BSH 971 plakalı hafif ticari aracı durdurmak istedi. Ancak, 19 yaşındaki sürücü S.Ş., alkol kontrolünden kaçmak amacıyla hızla uzaklaşmaya çalıştı. Bu sırada bir polis memuru, aracı durdurmak için kaputa tutundu. Sürücü S.Ş., polisin kaputta olmasına rağmen yaklaşık 500 metre boyunca kaçmaya devam etti.

Seyir halindeyken önüne çıkan başka bir araç sayesinde durdurulan S.Ş., polis ekipleri tarafından yakalanarak gözaltına alındı. Olay anı, çevredeki bir kafeteryanın güvenlik kamerası ve bir başka aracın araç kamerası tarafından saniye saniye kaydedildi.

Yaralı Polisin Durumu Nasıl?

Kaputta sürüklenerek yaralanan polis memuru, olay yerine çağrılan ambulansla Buca Seyfi Demirsoy Hastanesi'ne kaldırıldı. Hastanede tedavi altına alınan polisin sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi. Yapılan kontrolde sürücü S.Ş.'nin 1.22 promil alkollü olduğu tespit edildi. Bu durum, alkolün sürücünün davranışlarını ne kadar etkilediğini ve ne denli tehlikeli sonuçlar doğurabileceğini bir kez daha gözler önüne serdi.

Alkolün Etkileri ve Trafik Güvenliği

Alkol, sürücülerin dikkatini azaltır, reaksiyon sürelerini yavaşlatır ve muhakeme yeteneklerini bozar. Bu nedenle alkollü araç kullanmak, hem sürücünün kendi hayatını hem de diğer insanların hayatını tehlikeye atmak anlamına gelir. Trafik güvenliğinin sağlanması için alkollü araç kullanımının önüne geçilmesi büyük önem taşır.

• Alkol, sürücünün görüş açısını daraltır.
• Alkol, sürücünün hız algısını bozar.
• Alkol, sürücünün karar verme yeteneğini zayıflatır.

Bu tür olayların yaşanmaması için, alkollü araç kullanmaktan kaçınmak ve bu konuda farkındalık yaratmak hepimizin sorumluluğundadır. Unutmayalım ki, alkollü araç kullanmak sadece bir hata değil, aynı zamanda bir suçtur.

İzmir'de yaşanan bu üzücü olay, alkollü araç kullanmanın ne denli büyük tehlikeler yarattığını bir kez daha gözler önüne serdi. Sürücü S.Ş.'nin yargılanması beklenirken, yaralı polisin bir an önce sağlığına kavuşması dileğiyle, trafik kurallarına uymanın ve alkollü araç kullanmaktan kaçınmanın önemini bir kez daha vurgulamak gerekir. Bu tür olayların tekrar yaşanmaması için hepimizin üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi hayati önem taşımaktadır.