Marmara Denizi'nde meydana gelen depremin ardından İstanbul'da yaşayan vatandaşların bir kısmı, deprem korkusu nedeniyle evlerine dönmekte tereddüt ediyor. Özellikle millet bahçeleri ve parklar, geceyi dışarıda geçirmek zorunda kalan İstanbullular için geçici birer yaşam alanına dönüşmüş durumda. Vatandaşlar, artçı sarsıntıların devam etmesi ve binaların güvenliği konusundaki endişeleri nedeniyle açık alanlarda kalmayı tercih ediyor.

İstanbul'da Deprem Sonrası Yaşam

Güngören'deki Güneştepe Millet Bahçesi, Fatih Karasurları Millet Bahçesi, Zeytinburnu Şehit Esra Tekin Hakan Tekin Parkı ve Bahçelievler Kuleli Parkı gibi birçok nokta, depremzedelerin sığınağı haline geldi. Vatandaşlar, yanlarında getirdikleri çadırlar, battaniyeler ve yorganlarla soğuk havadan korunmaya çalışırken, belediye ekipleri de güvenlik ve çevre düzeni için gece boyunca görev yapıyor.

• Güneştepe Millet Bahçesi: Çadırlarda konaklayan vatandaşlar, ateş yakarak ısınmaya çalıştı.
• Fatih Karasurları Millet Bahçesi: Aileler, deprem korkusu nedeniyle çadırlarda yaşamaya devam ediyor.
• Simkeş Camisi: Soğuktan etkilenen bazı vatandaşlar camiye sığındı.
• Zeytinburnu Şehit Esra Tekin Hakan Tekin Parkı: Evlerine girmeye korkanlar, geceyi çadırlarda geçirdi.
• Bahçelievler Kuleli Parkı: Onlarca aile, kurdukları çadırlarda kalıyor.
• Beylikdüzü ve Esenyurt: Depremin merkez üssüne yakın ilçelerde yaşayanlar, parklardaki çadırlarda konaklıyor.

Vatandaşların Endişeleri ve Beklentileri

Depremzedeler, yaşadıkları korkuyu dile getirirken, binaların güvenliği konusundaki endişelerini de vurguluyor. Bir vatandaş, "Çocuklar eve girmeye korkuyor. Yaşadığımız çok zordu. Evimizde hasar yok ama binamız çok eski, 33 yıllık. O yüzden tedirginiz. Rabb'im bir daha kimseye yaşatmasın. İnşallah bu kadarıyla kalırız" şeklinde konuştu. Başka bir vatandaş ise, "İki gündür buradayız. Ev de sağlam değil. Mecburen burada bekliyoruz. Beklemeye devam edeceğiz gibi görünüyor" dedi.

Kızılay, geceyi sokakta geçirecekler için beslenme desteği sağlarken, yetkililer de vatandaşların güvenliği ve ihtiyaçları için çalışmalarını sürdürüyor. Ancak, deprem korkusunun ne zaman dineceği ve vatandaşların normal yaşamlarına ne zaman döneceği belirsizliğini koruyor.

İstanbul'da yaşanan bu deprem sonrası durum, deprem gerçeğiyle yüzleşmemiz gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor. Binaların güvenliği, acil durum planları ve bilinçlendirme çalışmaları gibi konularda daha fazla çaba gösterilmesi gerekiyor. Aksi takdirde, benzer felaketlerde daha büyük kayıplar yaşanması kaçınılmaz olabilir.