İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Dervişoğlu, konuşmasında, TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder'e geçmiş olsun dileklerini ileterek başladı. Ardından, TBMM Genel Kurulu'nun gündeminde bulunan İklim Kanunu Teklifi'nin görüşmelerinin ertelenmesine değinerek, mevcut haliyle teklife karşı olduklarını vurguladı.

İklim Kanunu'na Sert Eleştiri

Dervişoğlu, İklim Kanunu Teklifi'ne karşı çıkmalarının nedenini, çevreye duyarsızlık değil, Türk milletine karşı duydukları sorumluluk olarak açıkladı. "Milletimizin sorumlusu olmadığı iklim krizinin sonuçlarını milletimize ödetecek yasa tasarısına müsaade edemezdik," diyen Dervişoğlu, siyasetin millet menfaati için yapılması gerektiğini ve siyasi stratejilerin de bu amaca hizmet etmesi gerektiğini belirtti.

Dervişoğlu, 16 Nisan 2017'de kabul edilen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçiş referandumunun üzerinden geçen 8 yıla da değinerek, Türkiye'nin bu referandumun bedelini ağır ödediğini iddia etti. Bu bedelin, açlık sınırı altındaki emekli maaşları, eriyen asgari ücret, geçim sıkıntısı çeken çiftçiler, gelecek arayışındaki gençler, tedirgin iş dünyası ve yitip giden yıllar olduğunu savundu. Ayrıca, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin Türkiye'de birçok soruna yol açtığını belirterek, güçlendirilmiş parlamenter sistemi inşa edeceklerini ifade etti.

Adaletsizlik ve Eşitsizlik Vurgusu

Türkiye'de büyük bir adaletsizlik olduğunu savunan Dervişoğlu, adaletsizliğin kimlik ayırt etmediğini, farklı siyasi görüşlerden insanların da adaletsizliğe maruz kaldığını söyledi. "Adaletsizliğe karşı çıkmak için kapımıza dayanmasını bekleyemeyiz. Hakkın ve hukukun her zaman savunucusu olmak zorundayız," şeklinde konuştu. Eşitsizliğin de adaletsizlik gibi kimlik ayırt etmediğini, farklı bölgelerdeki okullarda ve hastanelerde benzer sorunların yaşandığını, esnafın da benzer zorluklarla karşılaştığını dile getirdi. Yoksulluğun da kimlik ayırt etmediğini, farklı etnik kökenlerden insanların da yoksullukla mücadele ettiğini ve Türkiye'nin bereketini kaybettiğini ifade etti. Dervişoğlu, demokrasiye olan özlemin de kimlik ayırt etmediğini, farklı şehirlerde kayyum atamalarının yaşandığını belirtti.

Kurul Atamalarına Eleştiri

Cumhurbaşkanlığı'na bağlı bazı kurullara yapılan atamaları da eleştiren Dervişoğlu, "Dört haneli rakamlarla kebap satan adamı, medya fenomenini Tarım ve Gıda Politikaları Kurulu üyesi yaptılar," dedi. Bu atamaların liyakat ilkesine aykırı olduğunu ve daha nitelikli kişilerin bu görevlere getirilmesi gerektiğini savundu. Hükümetin eğitim politikalarını da eleştiren Dervişoğlu, sık sık bakan değişikliği yapıldığını ve her bakanın farklı bir eğitim sistemi uygulamaya çalıştığını söyledi. Devletin anayasal görevi olan eşit ve parasız eğitim imkanının ortadan kalktığını ve milli eğitimin deneme tahtasına çevrildiğini iddia etti. Öğretmenlerin ve öğrencilerin mağdur edildiğini, okulların temizlenemediğini ve tüm bu beceriksizliklerin dönemin ortasında yapıldığını belirtti.

Müsavat Dervişoğlu'nun TBMM Grup Toplantısı'ndaki açıklamaları, İYİ Parti'nin iktidara yönelik eleştirilerini ve çözüm önerilerini bir kez daha gözler önüne serdi. Dervişoğlu'nun özellikle İklim Kanunu, adaletsizlik, eşitsizlik ve eğitim politikaları konusundaki vurguları, önümüzdeki günlerde siyasi tartışmaların odağında olacak gibi görünüyor.