Türkiye'de çiftçiler zor günler geçiriyor! Son bir ayda yaşanan ani hava değişimleri ve don olayları, tarım ürünlerinde büyük kayıplara yol açtı. Özellikle Çukurova ve Malatya'da yaşanan felaketler, çiftçileri perişan etti ve milyarlarca liralık zarara neden oldu. Peki, çiftçiler bu durumdan nasıl etkilendi ve neler talep ediyorlar? İşte tüm detaylar…

Çukurova ve Malatya'da Tarım Felaketi

Mart ayının başlarında etkili olan soğuk hava dalgası, Doğu Akdeniz'in verimli ovası Çukurova'da tarımı durma noktasına getirdi. Ardından, Malatya'daki kayısı bahçelerinden gelen haberler yürekleri dağladı. Hekimhan başta olmak üzere birçok ilçede etkili olan dolu yağışı, kayısı çiçeklerini yakarak büyük bir maddi hasara yol açtı. Çukurova'daki kaybın 15 milyar TL'yi aştığı belirtilirken, Malatya'daki kayıp ise 610 milyon TL olarak telaffuz ediliyor.

Diğer Bölgelerde de Durum Kötü

Sadece Çukurova ve Malatya değil, Iğdır, Elazığ, Sivas, Aydın ve Manisa gibi illerimizde de benzer sorunlar yaşanıyor. Gece donları, zeytin ve üzümde erken sıcaklık değişimleri, çiftçileri kara kara düşündürüyor. Bu durum, tarım sektöründe büyük bir endişe yaratırken, tüketiciler de market raflarındaki olası fiyat artışlarından endişe duyuyor.

Çiftçilerin Talepleri ve Beklentileri

Don mağduru üreticiler, devletten acil yardım bekliyor. Borçlarının ertelenmesini ve kredi desteği sağlanmasını talep ediyorlar. Ayrıca, tarımsal kayıpların telafi edilmesi için de destek bekliyorlar. Çiftçilerin talepleri şu şekilde sıralanabilir:

• Borçların ertelenmesi
• Düşük faizli kredi desteği
• Tarımsal kayıpların telafisi için hibe desteği
• Sigorta sisteminin iyileştirilmesi

Çiftçiler, bu zorlu süreçte devletin yanlarında olmasını ve desteklerini esirgememesini umut ediyorlar.

Türkiye'de yaşanan bu tarım felaketi, sadece çiftçileri değil, tüm ülkeyi etkileyecek gibi görünüyor. Üretimde yaşanan kayıplar, market raflarına yansıyarak gıda fiyatlarını artırabilir. Bu nedenle, devletin acil önlemler alarak çiftçilere destek olması ve tarım sektörünü yeniden canlandırması gerekiyor. Aksi takdirde, hem çiftçiler hem de tüketiciler zor günler geçirebilir.