CHP'den rektör atamalarına yönelik sert eleştiriler geldi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, YÖK Başkanı'nın milletvekillerinin telefonlarına dahi çıkmadığını belirterek, yükseköğretim kurumlarının siyasallaştırıldığını iddia etti. Bu durum, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.
Rektör Atamaları ve Anayasa Mahkemesi Kararı
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), YÖK üyelerinin ve üniversite rektörlerinin Cumhurbaşkanı tarafından atanması uygulamasını 4 Haziran 2018'de Anayasa Mahkemesi'ne taşımıştı. Anayasa Mahkemesi, 4 Haziran 2024 tarihinde düzenlemeyi Anayasa'ya aykırı bularak iptal etti. Kararda, rektör belirleme süreçleri konusunda düzenleme yapma yetkisinin TBMM'de olduğu belirtilerek yeni bir kanun yapılması için 12 ay süre verildi. Ancak, bu süre zarfında 56 üniversiteye eski yöntemle rektör ataması yapılması CHP'nin tepkisini çekti.
Suat Özçağdaş, TBMM'de yaptığı açıklamada, "26 Temmuz 2024'te 11 üniversite, Ağustos'ta 13 üniversite, 21 Eylül'de altı üniversite, 21 Aralık'ta 14 üniversite, 10 Nisan'da 13 üniversite olmak üzere beş farklı kararname ile toplam 56 üniversiteye eski yöntemle rektör atandı" dedi. Bu atamaların usulsüz olduğunu savunan Özçağdaş, hükümeti ve yetkilileri Anayasa Mahkemesi kararına uymaya davet etti.
YÖK'e Yönelik Eleştiriler ve Öğrenci Tutuklulukları
Özçağdaş, Yükseköğretim Kurulu'nun (YÖK) tamamen siyasetin güdümüne girdiğini ve YÖK Başkanı'nın milletvekillerinin telefonlarına dahi cevap vermediğini ifade etti. Bu durumun 12 Eylül askeri rejiminde bile görülmediğini belirten Özçağdaş, YÖK'ü sert bir şekilde eleştirdi. Ayrıca, tutuklu öğrencilerin durumuna da değinen Özçağdaş, "49 gencimiz mahkemede suçlu bulunsalar dahi bir gün yatmayacakları bir suçtan hapishanelerde ve bu gençlerimizin bir kısmının davaları 3 Ekim'e ertelendi" diyerek öğrencilerin uzun süre cezaevinde bırakılmasına tepki gösterdi.
Türkiye'deki yükseköğretim sisteminin durumu ve rektör atamaları konusundaki tartışmalar, önümüzdeki günlerde de gündemde kalmaya devam edecek gibi görünüyor. CHP'nin bu konudaki ısrarcı tutumu ve YÖK'e yönelik eleştirileri, kamuoyunun dikkatini çekmeye devam ediyor. Özellikle, öğrencilerin tutukluluk halleri ve yargılanma süreçleri, insan hakları savunucuları ve öğrenci örgütleri tarafından yakından takip ediliyor.
