DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Yeşil ve Sol Parti'nin kongresinde yaptığı konuşmada iktidara yönelik sert eleştirilerde bulundu. Türkiye'de iktidar karşıtı mücadelede örnek bir duruş sergilediklerini belirten Bakırhan, cezaevlerindeki siyasi tutsaklara dikkat çekerek, bu mücadelenin önemini vurguladı. Bakırhan, başlayan yeni süreci sahiplenmenin herkesin görevi olduğunu da sözlerine ekledi.

DEM Parti'den Demokratik Toplumcu Sosyalizm Vurgusu

Kongrede konuşan Tuncer Bakırhan, "Sayın Öcalan son görüşmesinde 'Demokratik toplumcu sosyalizm' dedi. Güncelleyeceğiz, yenileneceğiz. Bu acımasız ve zalim sisteme karşı biz de sözümüzle, argümanlarımızla, pratiğimizle halkların, emekçilerin, ezilenlerin tekrar en önemli mevzisi, merkezi ve zemini haline getireceğiz" ifadelerini kullandı. Önümüzdeki dönemde demokratik toplumcu sosyalizmle birlikte sistem karşıtı mücadeleyi büyüteceklerini ve halklara güçlü bir alternatif olacaklarını belirtti.

Türkiye'de Yeni Bir Süreç: Barış ve Demokrasi Umudu

Bakırhan, Türkiye'de anlamlı bir sürecin başladığını ve bu sürecin yüzyıllık Kürt meselesinin sona ermesi için bir fırsat sunduğunu ifade etti. Abdullah Öcalan'ın çağrısıyla birlikte savaşsız, çatışmasız, sömürüsüz bir Türkiye'nin mümkün olabileceğini dile getirdi. Kürtlerin kendi kimlikleriyle, Alevilerin eşit yurttaşlık haklarıyla, doğanın ve çevrenin korunduğu bir ortamda yaşayabileceği bir kapının aralandığını söyledi.

"Kimse Halkların Çıkarlarını Peşkeş Çekmez"

Bakırhan, "Kimse halkların, emekçilerin, Kürtlerin, Alevilerin, kadınların çıkarlarını kimsenin bireysel ikbaline peşkeş çekmez. Bunu Kürtler hiç yapmaz, bunu Yeşil Sol hiç yapmaz, bunu DEM Parti ve paradigması hiç yapmaz. Bundan emin olabilirsiniz" dedi. Amaçlarının demokratik, eşitlikçi ve adil bir düzen inşa etmek olduğunu vurguladı. Örgütlü ve güçlü olunduğu takdirde Türkiye'deki bütün farklılıkları temsil eden bir zemin olarak kazanacaklarını, halkların, emeğin, doğanın ve kadınların kazanacağını belirtti.

Başlayan süreci sahiplenmenin herkesin görevi ve sorumluluğu olduğunu yineleyen Bakırhan, bu sürecin sadece Kürtlerin barışı değil, 85 milyon için hakların elde edileceği, demokratik değerlerin kabul ettirilmesinin mücadelesi olduğunu söyledi. Barış için ittifakların büyütüleceğini, demokrasi için daha güçlü mücadele yürütüleceğini ve barış ile demokrasinin bu topraklara hep birlikte hediye edileceğini dile getirdi. Şimdi tartışmalar yapma zamanı olmadığını, safları sıklaştırma ve ortak mücadeleyi büyütme zamanı olduğunu vurguladı. Şimdi egemenlerin değil ezilenlerin demokratik haklarını kazanmanın zamanı olduğunu sözlerine ekledi.