28 Nisan 2025 Pazartesi

Yerlikaya'dan Boykot Çağrılarına Sert Tepki: Ekonomiye Darbe Mi?

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, son günlerde artan boykot çağrılarına sert tepki göstererek, bu tür eylemlerin Türk ekonomisine büyük zarar vereceğini vurguladı. Özellikle CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun olası tutuklanması durumunda yaptığı boykot çağrısına değinen Yerlikaya, bu tür hareketlerin ekonomik bağımsızlığa yönelik bir tehdit oluşturduğunu belirtti. ## Yerlikaya'dan Boykot Açıklaması: Milli Ekonomiye Darbe Girişimi Bakan Yerlikaya, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, boykot çağrılarının amacının Türk ekonomisini zayıflatmak olduğunu ifade etti. Bu tür eylemlerin, ülke ekonomisine zarar vermenin yanı sıra, istihdamı da olumsuz etkileyeceğine dikkat çekti. Yerlikaya, "**Boykot, milli ekonomimize karşı bir darbe girişimidir. Bu tür eylemler, ülkemizin ekonomik bağımsızlığına zarar verir ve vatandaşlarımızın refahını olumsuz etkiler**" şeklinde konuştu. Ek olarak, Bakan Yerlikaya, bu tür çağrıların arkasında yatan motivasyonların sorgulanması gerektiğini belirtti. Ekonomik istikrarın önemine vurgu yaparak, bu tür eylemlerin ülke çıkarlarına hizmet etmediğini savundu. Yerlikaya, vatandaşları sağduyuya davet ederek, ekonomik istikrarı koruma çağrısında bulundu. ## Boykot Çağrılarına Karşı Birlik ve Beraberlik Vurgusu Yerlikaya, boykot çağrılarına karşı birlik ve beraberlik içinde hareket etmenin önemine değindi. Türk milletinin zor zamanlarda kenetlenerek üstesinden geldiği birçok sınav olduğunu hatırlatan Yerlikaya, ekonomik saldırılara karşı da aynı duruşu sergilemenin gerekliliğini vurguladı. Bakan Yerlikaya, açıklamalarını şu sözlerle tamamladı: "**Türkiye, güçlü bir ekonomiye sahiptir ve bu tür saldırılara karşı dayanıklıdır. Ancak, bu dayanıklılığımızı korumak için hepimizin sorumluluk alması gerekmektedir. Boykot çağrılarına kulak asmayalım, yerli ve milli ürünlerimizi tercih ederek ekonomimize destek olalım.**" Boykot çağrıları, sadece ekonomik değil, aynı zamanda sosyal ve siyasi sonuçlar da doğurabilecek potansiyele sahiptir. Bu tür çağrılar, toplumda ayrışmalara ve kutuplaşmalara neden olabilir. Bu nedenle, bu tür durumlarda sağduyulu ve yapıcı bir yaklaşım sergilemek büyük önem taşır. Türkiye'nin ekonomik ve sosyal istikrarını korumak için, bu tür provokasyonlara karşı dikkatli olmak ve birlik içinde hareket etmek gerekmektedir. Unutulmamalıdır ki, güçlü bir ekonomi, güçlü bir Türkiye demektir.

İlgili Haberler