
Türkiye Yanıyor! Yangın Faciasında Kayıplar Artıyor!
Türkiye, son zamanlarda art arda yaşanan yangınlarla adeta bir felaketler zincirinin içinde. Ülkenin dört bir yanında çıkan yangınlar, sadece ormanları değil, aynı zamanda canları da alıyor. Kartalkaya Oteli'ndeki yangında yaşanan 78 can kaybı ve son olarak 10 ormancının hayatını kaybetmesi, yangınların acı bilançosunu gözler önüne seriyor. Ancak, bu sadece buzdağının görünen yüzü. Kayıpların çok daha yüksek olduğu, doğadaki canlıların da telef olduğu gerçeği, yangınların vahametini artırıyor. Peki, bu kadar yangın ve ölüm varken sorumlusu kim?
Yangınların Ardındaki Gerçekler
Yangınların yarattığı ekonomik zarar da cabası. Bu kadar büyük bir felaket yaşanırken, sorumlulardan tek bir isim dahi çıkmaması düşündürücü. Göstermelik olarak tutuklananlar ise kısa sürede serbest bırakılıyor. Adalet yerini bulmuyor, sorumlular hak ettikleri cezayı almıyorlar. Bu durum, toplumda büyük bir infial yaratıyor. İşte böylesi bir ortamda, yolsuzluk, yandaş zengin etme ve savurganlık hız kesmeden devam ediyor. Her işe para bulunurken, gece görüşlü yangın söndürme uçağına para yok deniliyor. Bu ihmalkarlık, 5 orman işçisi ve 5 gönüllünün hayatına mal oldu.
Liyakatın Önemi ve Çözüm Yolları
Ağlamakla sorunlar çözülmüyor. Yas tutalım, ancak bu son olaylardan ders çıkarmamız gerekiyor. Para yok deniliyor ancak asıl sorun, liyakatsiz insanlarla iş yapmaktır. Eğer liyakata, bilgiye, beceriye ve tecrübeye değer verirsek, sorunların çözümü için en önemli adımı atmış oluruz. Unutmayalım ki, yangınlar sadece doğal bir afet değil, aynı zamanda bir yönetim zaafiyetidir.
- Liyakatli kadrolar oluşturulmalı: Yangınla mücadele konusunda uzman kişilerin görevlendirilmesi hayati önem taşıyor.
- Teknolojik yatırımlar yapılmalı: Gece görüşlü yangın söndürme uçakları gibi modern ekipmanlar, yangınların daha hızlı ve etkili bir şekilde söndürülmesini sağlayabilir.
- Eğitim ve bilinçlendirme çalışmaları artırılmalı: Halkın yangın konusunda bilinçlendirilmesi, yangınların önlenmesine yardımcı olabilir.
Türkiye'nin yaşadığı bu zorlu süreçte, birlik ve beraberlik içinde hareket etmeli, sorumluları hesap vermeye çağırmalı ve gelecekte bu tür felaketlerin yaşanmaması için gerekli önlemleri almalıyız. Ancak bu şekilde, yangınların açtığı yaraları sarabilir ve daha güvenli bir gelecek inşa edebiliriz.