Kurtderesi Fiyaskosu: Mülk Sahipleri Neden Yalnız Bırakıldı?
Antakya Gündem

Kurtderesi Fiyaskosu: Mülk Sahipleri Neden Yalnız Bırakıldı?


09 October 20255 dk okuma3 görüntülenmeSon güncelleme: 09 October 2025

Samandağ Eğitim Sen Şubesi'nin Kurtderesi mitingi sonrası yaptığı özeleştiri gündeme bomba gibi düştü. Geçtiğimiz hafta Pazar günü Kurtderesi'nde tarımsal arazilere konut yapılmasına karşı düzenlenen mitinge katılan sendika, ertesi gün mülk sahiplerinin yalnız bırakıldığını itiraf etti. Bu durum, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı ve dayanışma kavramı üzerine tartışmaları alevlendirdi.

Eğitim Sen'den Şok Özeleştiri: "Onların Umurlarında Değildik!"

Eğitim Sen Samandağ Şubesi'nin yaptığı açıklamada, mitingin ardından bölgedeki mülk sahiplerine yeterli desteğin verilmediği vurgulandı. Sendika, "Onların umurlarında değildik" başlığıyla yayınladığı değerlendirmede, dayanışmanın sürekliliğinin önemine dikkat çekti. Bu özeleştiri, sendikanın kendi içindeki eksiklikleri görmesi ve gelecekte daha etkili bir dayanışma anlayışı geliştirmesi açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Peki, bu özeleştiri ne anlama geliyor ve gelecekteki eylemlerde nasıl bir fark yaratacak?

Sendikanın açıklamasında yer alan bazı önemli noktalar şu şekilde:

  • Mitinge katılımın yüksek olmasına rağmen, ertesi gün mülk sahiplerinin yalnız bırakılması.
  • Dayanışmanın sadece mitinglerle sınırlı kalmaması gerektiği, sürekli ve kalıcı olması gerektiği.
  • Yerel halkın sorunlarına daha duyarlı olunması ve çözüm odaklı yaklaşımlar geliştirilmesi.

Kurtderesi'nde Neler Oluyor? Tarımsal Arazilere Konut Mu Yapılacak?

Kurtderesi'nde yaşanan bu gelişmelerin ardında, tarımsal arazilere konut yapılması planı yatıyor. Bu plan, bölgedeki mülk sahipleri tarafından büyük bir endişeyle karşılanıyor. Tarım arazilerinin betonlaşması, hem doğal çevreyi olumsuz etkileyecek hem de bölge halkının geçim kaynaklarını tehlikeye atacaktır. Bu nedenle, mülk sahipleri ve çevreciler, bu plana karşı uzun süredir mücadele veriyor. Miting de bu mücadelenin önemli bir parçasıydı. Ancak, mitingin ardından yaşananlar, dayanışmanın ne kadar kırılgan olabileceğini gözler önüne serdi.

Tarımsal arazilerin korunması, sadece yerel halkın değil, tüm toplumun sorumluluğundadır. Çünkü tarım, gıda güvenliğimizin temelini oluşturur. Tarım arazilerinin yok olması, gelecekte gıda krizlerine yol açabilir. Bu nedenle, Kurtderesi'nde yaşananlar, tüm Türkiye için bir uyarı niteliği taşımaktadır.

Türkiye'de tarım arazilerinin korunması konusunda çeşitli yasal düzenlemeler bulunmaktadır. Ancak, bu düzenlemelerin uygulanmasında yaşanan sorunlar, tarım arazilerinin hızla yok olmasına neden olmaktadır. Özellikle imar planları ve arazi kullanım kararları, tarım arazilerinin geleceği açısından kritik öneme sahiptir. Bu nedenle, yerel yönetimlerin ve merkezi hükümetin, tarım arazilerinin korunması konusunda daha hassas ve kararlı olması gerekmektedir.

Eğitim Sen'in özeleştirisi, Kurtderesi'nde yaşananların sadece bir başlangıç olduğunu gösteriyor. Bundan sonra, mülk sahipleri ve çevreciler, daha güçlü bir dayanışma ağı oluşturarak mücadelelerine devam edeceklerdir. Bu mücadele, sadece Kurtderesi'nin değil, tüm Türkiye'nin geleceği için büyük önem taşımaktadır.