
Kadın Hakları: Soyadı Mücadelesi ve Kütük Uygulaması Değişiyor Mu?
Kadınların yıllardır süren hak mücadelesi, soyadı konusundaki gelişmelerin ardından şimdi de evlenen kadının kütüğünün kocanın hanesine taşınması düzenlemesiyle devam ediyor. Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun ilgili maddesi mahkeme tarafından eşitlik ilkesine aykırı bulunarak yüksek mahkemeye taşındı. Bu durum, kadınların eşit haklar konusundaki beklentilerini artırırken, toplumda da geniş yankı uyandırıyor.
Kütük Uygulaması ve Eşitlik İlkesi
Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 23. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan, "Evlenen kadının kaydı kocasının hanesine taşınır. Kocası ölen kadın yeniden evlenmedikçe ölen kocasının aile kütüğünde kalır. Ancak dilerse babasının kütüğüne dönebilir" hükmü, uzun süredir tartışma konusuydu. Mahkeme, bu hükmün eşitlik ilkesine aykırı olduğuna karar vererek dosyayı yüksek mahkemeye sevk etti. Bu karar, kadınların kendi kimliklerini koruma ve aile kütüğü üzerindeki haklarını savunma mücadelesinde önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
Bu yasal düzenlemenin iptali isteniyor çünkü birçok kadın, evlendikten sonra kütüklerinin otomatik olarak eşlerinin hanesine taşınmasını, kendi kimliklerinin ve bireyselliklerinin yok sayılması olarak görüyor. Kadınlar, evlilik birliği içinde de kendi aile bağlarını koruma ve kendi soyadlarını kullanma hakkını savunuyorlar. Bu nedenle, bu düzenlemenin değişmesi, kadınların eşit haklara sahip olduğu bir toplumun inşası için önemli bir adım olarak kabul ediliyor.
Hukuki Süreç Nasıl İşleyecek?
Dosya, 6 Kasım'da yüksek mahkeme tarafından incelenecek. Başvuruda herhangi bir eksiklik görülmezse, dosya ilerleyen günlerde ele alınarak karara bağlanacak. Bu süreç, kadınların eşitlik mücadelesi açısından kritik bir öneme sahip. Yüksek mahkemenin vereceği karar, benzer davalar için emsal teşkil edebilir ve kadın hakları konusunda önemli bir dönüm noktası olabilir.
- 6 Kasım'da inceleme: Dosya yüksek mahkeme tarafından incelenecek.
- Eksiksiz başvuru: Başvuruda eksiklik olmaması gerekiyor.
- Karar süreci: İlerleyen günlerde dosya karara bağlanacak.
Toplumsal Beklentiler ve Gelecek Umutları
Bu hukuki süreç devam ederken, toplumda da büyük bir beklenti var. Kadınlar, eşitlik ilkesinin hayata geçirilmesini ve ayrımcı uygulamaların son bulmasını umut ediyor. Bu dava, sadece bir yasal düzenlemenin iptali değil, aynı zamanda kadınların kendi kimliklerini özgürce yaşayabildiği bir toplumun inşası için de bir fırsat olarak görülüyor.
Tüm bu hukuki ve toplumsal gelişmeler, kadınların eşitlik mücadelesinde önemli bir aşamayı temsil ediyor. Yüksek mahkemenin vereceği karar, kadınların hakları konusunda yeni bir dönemin başlangıcı olabilir. Kadınlar, bu süreçte umutlarını koruyarak, aydınlık bir geleceğe doğru ilerlemeye devam ediyor.













