CHP Hatay Milletvekili Servet Mulloğlu, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde Suriye'de yaşanan ve Alevi sivilleri hedef alan HTŞ saldırılarını sert bir dille eleştirdi. Barışçıl gösteri yapan sivillere yönelik bu saldırıları "katliam" olarak nitelendiren Mulloğlu, ulusal ve uluslararası kamuoyuna acil müdahale çağrısında bulundu. Peki, Türkiye bu vahşete karşı ne yapacak?

Suriye'deki Alevi Katliamı Meclis Gündeminde

Mulloğlu, TBMM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, göstericilere ateş açılması ve araçların kalabalığın üzerine sürülmesini "insanlık dışı vahşet" olarak tanımladı. Bu tür eylemlerin hiçbir şekilde hoş görülemeyeceğini vurgulayan Mulloğlu, Meclis'in derhal harekete geçmesi gerektiğini belirtti. "Bu katliamın üzeri örtülemez. Türkiye Büyük Millet Meclisi derhal devreye girmelidir" sözleriyle dikkat çekti.

Türkiye'nin bu konuda sessiz kalmaması gerektiğinin altını çizen Mulloğlu, uluslararası toplumun da bu katliama karşı duyarlı olması gerektiğini vurguladı. Suriye'deki iç savaşın siviller üzerindeki etkilerinin giderek arttığına dikkat çeken Mulloğlu, özellikle etnik ve dini azınlıkların korunması için daha fazla çaba gösterilmesi gerektiğini ifade etti.

Türkiye'nin Olası Hamleleri Neler Olabilir?

Peki, Türkiye bu katliam karşısında hangi adımları atabilir? İşte olası senaryolar:

• Uluslararası arenada diplomatik girişimlerde bulunarak konuyu gündeme getirmek.
• Suriye'deki muhalif gruplar nezdinde girişimlerde bulunarak sivillerin korunmasını sağlamak.
• Bölgedeki insani yardım faaliyetlerini artırarak mağdur duruma düşen insanlara destek olmak.
• TBMM'de özel bir komisyon kurarak olayı tüm yönleriyle araştırmak.

Sonuç: İnsanlık Nereye Gidiyor?

Suriye'de yaşanan bu acı olaylar, insanlığın geldiği noktayı bir kez daha sorgulatıyor. Barışçıl gösteri yapan sivillere yönelik bu vahşi saldırı, sadece Suriye'nin değil, tüm dünyanın vicdanını yaraladı. Türkiye'nin bu konuda aktif bir rol üstlenerek, hem ulusal hem de uluslararası düzeyde gerekli adımları atması bekleniyor. Unutulmamalıdır ki, sessizlik suç ortaklığıdır ve insanlığa karşı işlenen bu tür suçlara karşı sessiz kalmak, gelecekte daha büyük felaketlere yol açabilir. Umarız, Türkiye ve uluslararası toplum bu katliama karşı gereken tepkiyi gösterir ve benzer olayların yaşanmaması için gerekli önlemleri alır.