Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi (HMKÜ),deprem felaketinin ardından harekete geçerek, üniversite yerleşkesindeki Osmanlı tarzı taş çeşme ve Bilim Yolu heykelini restore etti. Bu anlamlı çalışma, HMKÜ Rektörü Prof. Dr. Veysel Eren tarafından takdirle karşılandı ve restorasyonu gerçekleştiren öğretim elemanlarına teşekkür belgesi verildi. Peki, bu restorasyonun ardında yatan detaylar neler?

Deprem Sonrası Kültürel Mirasa Sahip Çıkmak

Depremler, sadece fiziksel yapıları değil, aynı zamanda kültürel mirası da tehdit ediyor. HMKÜ'nün bu girişimi, deprem sonrası kültürel değerlerin korunması ve yaşatılması adına önemli bir örnek teşkil ediyor. Rektör Prof. Dr. Veysel Eren, restorasyon çalışmalarının önemine vurgu yaparak, "Kültürel mirasımıza sahip çıkmak, gelecek nesillere aktarmak hepimizin sorumluluğunda" dedi.

Restorasyonun Kahramanları

Bu başarılı restorasyonun arkasında, Sanat ve Tasarım Meslek Yüksekokulu öğretim elemanları Öğr. Gör. Tülin Tümay ve Öğr. Gör. Dr. M. Hasan Demirci bulunuyor. Özverili çalışmalarıyla tarihi çeşmeyi ve heykeli yeniden hayata döndüren bu isimler, kültürel mirasın korunması konusunda önemli bir rol üstleniyor. Restorasyon sürecinde hangi teknikler kullanıldı? Hangi zorluklarla karşılaşıldı?

Hatay'ın Tarihi Çeşmeleri: Bir Kültür Mirası

Hatay, tarihi boyunca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış bir şehir olarak, zengin bir kültürel mirasa sahip. Bu mirasın önemli bir parçasını da tarihi çeşmeler oluşturuyor. Osmanlı döneminden kalma bu çeşmeler, sadece su ihtiyacını karşılamakla kalmayıp, aynı zamanda bulundukları bölgenin sosyal ve kültürel hayatına da önemli katkılar sağlıyorlardı. Bu çeşmelerin özellikleri şunlardır:

• Genellikle taş malzemeden inşa edilmişlerdir.
• Üzerlerinde dönemin mimari özelliklerini yansıtan süslemeler bulunur.
• Kitabelerinde çeşmenin yapım tarihi ve yaptıran kişi hakkında bilgiler yer alır.
• Bulundukları çevrenin sosyal ve kültürel hayatına canlılık katmışlardır.

HMKÜ'nün gerçekleştirdiği bu restorasyon, sadece bir yapıyı onarmakla kalmıyor, aynı zamanda Hatay'ın kültürel kimliğinin korunmasına da katkıda bulunuyor. Bu tür çalışmalar, gelecek nesillere aktarılacak önemli bir mirasın korunmasını sağlıyor.

HMKÜ'nün bu anlamlı restorasyon çalışması, kültürel mirasa sahip çıkmanın ve gelecek nesillere aktarmanın önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. Depremin yaralarını sarmaya çalışan Hatay için, bu tür çalışmalar moral ve motivasyon kaynağı oluyor. Umarız, bu örnek teşkil eden çalışma, diğer kurum ve kuruluşlara da ilham verir ve kültürel mirasımızın korunması adına daha fazla adım atılmasına vesile olur.