Hatay Deprem Davası: Güçlü Bahçe Sitesi'nde Şok Tahliye Kararı!
Antakya Gündem

Hatay Deprem Davası: Güçlü Bahçe Sitesi'nde Şok Tahliye Kararı!


05 September 20255 dk okuma7 görüntülenmeSon güncelleme: 05 September 2025

Hatay'da 6 Şubat depremlerinde yıkılan ve 47 kişinin yaşamını yitirdiği Güçlü Bahçe Sitesi davasında şok bir gelişme yaşandı. Savcının tüm itirazlarına rağmen, müteahhitler Mehmet Güçlü ve Servet Altaş ile yapı denetim sorumlusu İsmail Öztürk'ün tahliyesine karar verildi. Bu karar, depremde yakınlarını kaybeden ailelerin ve kamuoyunun büyük tepkisini çekti.

Tahliye Kararına Büyük Tepki

Müşteki avukatları, kararın ardından yaptıkları açıklamada, "Sanıkların kusurları mevcut raporlarda açıkça görülmesine rağmen tahliye edilmeleri hukuka aykırıdır" ifadelerini kullandı. Avukatlar, kararın adalet duygusunu zedelediğini ve sorumluların cezalandırılması için mücadele edeceklerini vurguladılar. Savcının "kaçma şüphesi" uyarısına rağmen verilen bu tahliye kararı, davanın seyrini değiştirecek gibi görünüyor.

Davanın Seyri ve Beklentiler

Güçlü Bahçe Sitesi davası, Hatay'daki depremde yıkılan binalarla ilgili açılan davalardan sadece biri. Ancak, bu davadaki tahliye kararı, diğer davalar için de emsal teşkil edebileceği endişesini yarattı. Depremde evlerini ve yakınlarını kaybeden vatandaşlar, adaletin sağlanması ve sorumluların cezalandırılması için yetkililerden somut adımlar bekliyor.

Depremin Acı Gerçekleri

6 Şubat depremleri, Türkiye'nin deprem gerçeğiyle bir kez daha yüzleşmesine neden oldu. Binlerce bina yıkıldı, on binlerce insan hayatını kaybetti. Bu acı olayların ardından, depremde sorumluluğu bulunanların yargılanması ve cezalandırılması, toplumun vicdanını rahatlatacak en önemli adımlardan biri olarak görülüyor. Ancak, Güçlü Bahçe Sitesi davasındaki tahliye kararı, adaletin sağlanması konusunda soru işaretleri yarattı.

Bu kararın ardından, depremzedelerin umutları yeniden yeşermesi ve adaletin tecelli etmesi için hukuki sürecin titizlikle takip edilmesi gerekiyor. Unutulmamalıdır ki, adalet gecikirse, toplumun vicdanında derin yaralar açar.