Hatay'da deprem felaketinin ardından evleri yıkılan veya ağır hasar gören ve bu nedenle konteynerlerde yaşam mücadelesi veren öğretmenlere yönelik şok edici bir gelişme yaşandı. Öğretmenlere, barındıkları konteynerleri boşaltmaları yönünde bildirim yapıldığı iddia edildi. Bu durum, zaten zor şartlar altında hayatlarını sürdürmeye çalışan depremzede öğretmenler arasında büyük bir huzursuzluğa neden oldu.

Öğretmenlerden Tepki: "Nereye Gideceğiz?"

Antakya Ilıca Konteyner Kent önünde bir araya gelen öğretmenler, Eğitim-İş Antakya Şube Başkanı Edip Hizmetçi'nin öncülüğünde basın açıklaması yaparak yaşananlara tepki gösterdi. Hizmetçi, "Depremin yaralarını sarmaya çalışırken, bir yandan da konteynerlerden çıkarılmak isteniyoruz. Bu kabul edilemez bir durumdur!" şeklinde konuştu.

Öğretmenler, daha önce elektrik sayaçları ve altyapı sorunlarıyla mücadele ettiklerini, şimdi de konteynerlerden çıkarılmak istenmelerinin büyük bir adaletsizlik olduğunu vurguladılar. "Nereye gideceğiz? Evimiz barkımız yok. Bu soğukta bizi sokağa mı atacaklar?" şeklinde feryat eden öğretmenler, yetkililerden acil çözüm bekliyor.

Eğitim-İş: "Öğretmenlerin Yanındayız"

Eğitim-İş Antakya Şube Başkanı Edip Hizmetçi, yaptığı açıklamada, depremzede öğretmenlerin yaşadığı zorluklara dikkat çekerek, şunları söyledi:

"Depremin üzerinden aylar geçti ama hala kalıcı çözümler üretilemedi. Öğretmenlerimiz büyük bir özveriyle görevlerini yapmaya çalışırken, bir yandan da barınma sorunlarıyla uğraşıyorlar. Bu öğretmenlerimize reva görülen bir durum değildir. Eğitim-İş olarak, öğretmenlerimizin yanındayız ve bu konunun takipçisi olacağız."

• Konteynerlerin boşaltılması kararının derhal geri alınması
• Depremzede öğretmenlere kalıcı konut sağlanması
• Eğitim-öğretim faaliyetlerinin sağlıklı bir şekilde yürütülebilmesi için gerekli şartların oluşturulması

Eğitim-İş, bu taleplerin karşılanmaması halinde yasal yollara başvuracaklarını da açıkladı.

Hatay'da depremzede öğretmenlerin yaşadığı bu mağduriyet, yetkililerin acil çözüm üretmesini bekliyor. Konteynerlerin boşaltılması kararının geri alınması ve öğretmenlere kalıcı barınma imkanlarının sağlanması, bölgedeki eğitim-öğretim faaliyetlerinin sağlıklı bir şekilde yürütülebilmesi açısından büyük önem taşıyor. Aksi takdirde, depremin yaraları daha da derinleşecek ve eğitim camiası büyük bir darbe alacaktır. Bu durumun sadece öğretmenleri değil, öğrencilerin eğitimini de olumsuz etkileyeceği unutulmamalıdır.