Hatay'ın Altınözü ilçesine bağlı Kozkalesi Köyü'nde depremzedelerin yaşadığı dram bitmek bilmiyor. 6 Şubat depremlerinin ardından umutla yeni inşa edilen köy evlerine yerleşen aileler, tam 5 aydır elektriksiz bir şekilde yaşam mücadelesi veriyor. Özellikle yaşlılar, engelliler ve küçük çocuklu aileler, karanlıkta geçen günlerin zorluğunu derinden hissediyor.
Karanlıkta Umut Arayışı
Depremin yaralarını sarmaya çalışan Kozkalesi sakinleri, 1 Kasım 2024 tarihinde yeni evlerine kavuşmuştu. Ancak sevinçleri kısa sürdü. Elektrik bağlantısının hala yapılmaması, hayatlarını adeta felç etti. Buzdolapları çalışmıyor, çamaşır makineleri kullanılamıyor, çocuklar ders çalışmakta zorlanıyor. Geceleri ise zifiri karanlıkta, güvenlik endişesiyle yaşıyorlar.
Vatandaşlar yetkililere defalarca başvurmalarına rağmen henüz bir çözüm bulunamadığını belirtiyorlar. "Evimiz var ama hayat yok" diyen depremzedeler, temel bir ihtiyaç olan elektriğe kavuşmak için umutla bekliyor.
Çaresizliğin Sesleri
Elektrik olmaması nedeniyle yaşadıkları zorlukları dile getiren depremzedelerden bazıları şunları söylüyor:
- "Yaşlı annem var, karanlıkta yürümekte zorlanıyor. Gece tuvalete kalkarken düşme tehlikesi yaşıyor."
- "Çocuklarımın ders çalışması imkansız hale geldi. Mum ışığında ne kadar ders çalışabilirler ki?"
- "Buzdolabımız olmadığı için yiyeceklerimizi saklayamıyoruz. Sürekli taze gıda almak zorunda kalıyoruz, bu da bütçemizi zorluyor."
- "Geceleri karanlıkta uyumak çok korkutucu. Hırsızlık olayları arttı, kendimizi güvende hissetmiyoruz."
Yetkililere Çağrı
Kozkalesi Köyü sakinleri, yetkililerden bir an önce bu soruna çözüm bulmalarını bekliyor. Elektrik bağlantısının yapılması, depremzedelerin hayatlarını bir nebze olsun kolaylaştıracak ve onlara umut verecektir. Bu mağduriyetin giderilmesi için acil adımlar atılması gerekiyor.
Depremzedelerin yaşadığı bu elektrik sıkıntısı, sadece Kozkalesi Köyü'nde değil, Hatay'ın diğer bölgelerinde de benzer sorunların yaşandığını gösteriyor. Depremin yaralarını sarmak için yapılan çalışmaların, temel ihtiyaçların karşılanmasıyla birlikte daha anlamlı hale geleceği unutulmamalıdır.