6 Şubat depreminin acı izlerini taşıyan Antakyalı Selva Zan'ın hikayesi, umudun ve direncin sembolü oldu. Enkaz altında dört gün geçirdikten sonra kurtarılan Zan, sol kolunu kaybetmesine rağmen hayata sıkıca tutundu. Onun bu ilham verici yaşam öyküsü, zorluklar karşısında yılmamak gerektiğini bir kez daha gösteriyor.

Depremde Yaşanan Mucizevi Kurtuluş

Selva Zan, depremde enkaz altında kaldığı o zorlu günleri şöyle anlatıyor: "Her şey bir anda oldu. Etraf karanlıktı, sesler geliyordu ama kimseye ulaşamıyordum. Sadece hayatta kalmaya odaklandım." Dört gün boyunca enkaz altında umutla bekleyen Zan, kurtarma ekiplerinin çabalarıyla hayata yeniden tutundu. Ancak bu kurtuluş, onun için yeni bir başlangıcın da habercisiydi.

Kaybettiği Koluna Rağmen Hayata Tutunmak

Ağır yaralı olarak kurtarılan Selva Zan'ın sol kolu, omuzdan itibaren ampute edildi. Bu durum, onun için büyük bir travma olsa da, Zan pes etmedi. Uzun bir tedavi sürecinden sonra yaşama yeniden adapte olmaya başladı. "Kolumu kaybettim ama kalbim sevgi dolu," diyen Zan, hayata karşı pozitifliğini koruyor. Onun bu güçlü duruşu, çevresindekilere de ilham veriyor.

Selva Zan'ın İlham Veren Mesajı

Selva Zan, yaşadığı tüm zorluklara rağmen hayata umutla bakmaya devam ediyor. Onun mesajı net: "Ne olursa olsun, umudunuzu kaybetmeyin. Hayat, her zaman yeni fırsatlar sunar." Zan'ın bu sözleri, depremzedeler başta olmak üzere, tüm insanlığa umut ve güç veriyor. Selva Zan, yaşadığı acı tecrübeye rağmen, hayata tutunma azmiyle örnek bir insan olmayı başardı. Onun hikayesi, zorluklar karşısında yılmamak ve her zaman umutla ileriye bakmak gerektiğini bizlere hatırlatıyor.